Standart Bir Gün

  Rasim üniversiteden arkadaşlarıyla gittiği bir doğum günü partisinde bir olay yaşadı. Rasim sevdiği kadını gördü orada. Geleceğini o da düşünüyordu. Ama görünce yine de heyecanlandı. Uzun zamandır aynı ortamdalardı. Daha sonra Rasim artık o ortama gitmemeye başladı.

 Sevdiği kadını görünce eli ayağına dolaşmıştı. Selam verme faslı bittikten sonra hal hatır sordular. Bu fasıl da bitince herkes yerine geçti. 

 Rasim sessiz sakin bir insan olduğu için çalan müziklere eşlik etmiyordu. Gözü hep sevdiği kadındaydı. Sürekli ona bakmak istiyordu. Onunla bir muhabbet içerisine girmek istiyordu. Oysa sevdiği kadın bir merhabayı bile ondan çoğu zaman esirgemişti. Rasim sessiz sakin bir şekilde sigarasıyla kahvesini içiyordu. 

 Canlı müzik yapan oğlan dans müziği çaldı ve herkesi dansa davet etti. Dansa davet ettiği sırada herkes bir eş buldu kendine. Rasim, Özgür ve Rasim’in sevdiği kadın boşta kaldı. 

 Rasim’in sevdiği kadın ‘Ben de dans etmek istiyorum’ deyip ayağa kalktı. O esnada boşta olan kişilere bakmak için kafasını çevirdi. Önce Rasim’i gördü yüzünü hemen çevirdi ve Özgür’ün yanına gitti. Özgürle dans etmeye başladı ve Rasim sigarasıyla baş başa kaldı.

  Hani bende olmayıp da Özgür’de olan neydi? Yakışıklık desen Özgürle aramda bir fark olduğunu görmüyorum. Para desen maddi durumum Özgür’le aynı. Peki neydi sıkıntı? İnsan özgürdür Özgür’le dans etmende sıkıntı yok ama herkese iyiyken bana neden hep mesafeli durdun. Her zaman aramıza bir mesafe koydun. Senden hep bir merhaba,nasılsın demeni bekledim. Sen onu bile benden esirgedin. Sana selam veren hep ben oldum. Hatta o selamlarımı bile hep yüzü asık bir şekilde aldın. Bende sana selam vermeyi kestim. Suçum neydi? Yoksa seni en saf duygularla sevmemden mi rahatsız oldun?

 Rasim bunların hepsini sevdiği kadının yüzüne söylemek istedi ama onun yerine o olaydan sonra işim var deyip gitmeyi daha uygun buldu.

Rasim sigara içmek için terasa çıktı. Kalbinin kırık olduğu anlaşılan iki adam daha vardı terasta. Birininki kırılalı çok olmuş gibi ama atlatamamış, öteki daha yeni ve şaşkın. Rasim kanıksamış ve artık umrunda değil. Bir sigara yaktı Rasim. Diğer ikili derin bir sohbetin ortasındaydı. İster istemez onlara kulak kesildi.

"Celaleddin Cihat"