Ah Memleket

 




Annem zeytin gözleri ile güler.

Babam ise güneşli kahkahaları sever.

İki kardeşim iki yaramaz çocuk gibi 

Günleri geceleri su gibi geçer.

Bana ise gurbet türküsü tutturmak düşer.

Ah memleket,

Yeşili mavisi en çokta sarısı bereket.

Kalmamış başına gelmeyen felaket

20lerde işgale uğramış

Hürriyet için topraklar kanla sulanmış.

Kadını erkeği kahramanlık destanı yazmış.

70lerde kardeşler birbirini kırmış.

İnsanları birbirine milyon kere darılmış.

En ağulu türküler derilmiş, ahlar yakılmış.

Son zaman zelzele eliyle yıkılmış.

Ancak yinede ayakta kalan kent.

Ah memleket,

İçinde yok bir sokağın bisikletle korkmadan gezebildiğim.

Yok bir denizin bunalınca izleyebildiğim.

Rüzgarın bol ama benim yok bir yer saçlarımı savurabildiğim.

Yok bir parkın içinde yaramaz hür bir çocuk olabildiğim

Belki de bu yüzden hiç mutlu olamadım sende.

Belki de bu yüzden inanmadın seni özlediğime.

Belkide bu sebepten yazamam bir gurbet şiiri.

Ah memleket,

Ancak sende ailem var

Lisem ve üniversitem

İlk gençlik neşem

Senle düşman olamayız

Sen beni boğsanda

Senle ben biriz

Yanıp yıkılıp tekrar tekrar diriliriz.


"Mine Özen"