Zerdüştlüğe Dair
Zerdüştlük İnancına Dair Bazı İnanç Motiflerinin İslamdaki Benzerleri
İran (o günkü Sasani İmparatorluğu) yükselen Arap İslam Ordusu karşısında ani ve beklenilmeyen bir yenilgi almıştır. Kadim çağlardan beri milli dinleri haline gelen Zerdüştlük inancı kültürel genetiğine işlemiş İran halkı biranda kendini Müslüman Arapların egemenliğinde bulmuştur. Bu anilik halkı biryanda kendilerini geleneksel dinleri biryanda ise inanmak zorunda oldukları yeni dinleri olmak üzere büyük ikilemde bırakmıştır. İran halkının birçoğu kılıçla gelen Müslümanlığı kabul etmek istememiştir. Bu yüzden birçok İranlı İslamı kabul etmiş gibi görünsede içten içe eski kültürlerini ve inançlarını yaşamaya devam etmiş zorda kaldıkları anlarda ise bu inanışları İslamlaştırmaya çalışmışlardır. Böylece İslam inancından belirgin farklılıkları olan bir sentez oluşturmaya başlamıştır.İran kendini,inandığı İslam inancıyla bugün hala diğer Müslüman ülkeler arasından farklı bir yerde konumlanmaktadır.
Bugün tartışmaların detayına girmeden Ardavirafname kitabı üzerinden İslam ve Zerdüştlükte görebileceğimiz bazı benzer motiflere değineceğiz.
İslamda Miraç Hadisesi,Araf,Sırat Köprüsü,Mizan ve Ardavirafname
Ardavirafname Sasaniler döneminde yaşamış Zerdüşt din adamı Ardaviraf tarafından kaleme alınmış Pehlevice bir eserdir. Eserde Ardaviraf cennet ve cehennemi anlatmaktadır. Kitap Zerdüşt inanırları arasında oldukça değerli ve önemlidir. Kısaca özeti ise şu şekildedir;
Kötülükler Tanrısı Ehrimen İskenderi yoldan çıkarıp İran ülkesine saldırtmış İran ülkesini yerle bir etmiş taş üstünde taş baş üstünde baş bırakmamıştır. Daha sonra devlet arşivinde son derece özenle korunan Kutsal Avestayı ele geçirip yakmıştır. İskender İran ülkesini karanlığa boğduktan sonra ölmüş ve cehenneme gitmiştir. Ancak İran diyarındaki kargaşa dinmemiştir kutsal kitapları yok olan Zerdüşt inanırları inançlarını doğru dürüst hatırlayamamakta din alimleri en ufak konuda bile uzun uzun tartışmakta ancak bir karara varamamaktadırlar. Halk ise eski inancına dönmeyi arzulamaktadır. Bunun üzerine alimler toplanırlar ve bildikleri en günahsız en dindar adamı Zerdüştlüğün esaslarını Tanrı Ahura Mazda’dan tekrar öğrenmek üzere metafizik aleme göndermeye karar verirler. Bu kişi Ardaviraftır. Bu görevi kabul eden Ardaviraf baştan aşağı yıkanıp temizlendikten sonra güzel kokular sürer ardından yatağına uzanarak derin bir uykuya koyulur. Öteki alemde onu Suruş ve Azer adında iki melek karşılar onlar Ardavirafı önce kutsal peygamber Zerdüşt ve diğer kutsal varlıklarla din önderlerinin olduğu bir odaya götürdüler. Ardaviraf onlarca kutsanır. Daha sonra Tanrı Ahura Mazda ile görüşen ve rızasını alan Ardaviraf kutsal alemde gezintiye çıkar. Çinvad köprüsüne gelir,köprü Ardaviraf’a on mızrak genişliğinde açılır. O ise zafere erişmişçesine köprüden geçer bunun üzerine kutsal varlıklar Ardavirafa dualar ederler. Köprüyü geçtikten sonra elinde teraziyle insanların günah ve sevaplarını tartmakta olan Tanrı Reşn’i görür. Ordan ayrılır başka biryere gelir burada bekleyen insanlar görür yanındaki meleklere “burası neresidir bu insanlar neyi bekler?” diye sorar. Melekler “Bunlara Hemistekan derler ve bu ruhlar kıyamet gününe dek burada ayakta durarak beklerler. Bunlar sevaplarıyla günahlarıyla birbirine denk olan insanların ruhlarıdır.” diye cevap verirler. Sonrasında Ardaviraf yanındaki melekler eşliğinde cennet ve cehennemi ziyaret eder. Cenette sevaplarından dolayı ödüllendirilmiş mutlu kullar ile karşılaşır. Cehennemde ise azab çeken insanlar görür onların suçlarını yanındaki meleklere sorar melekler ona işlenilen günahların azablarını anlatır ve azab çeken insanları teker teker gösterir. Sonrasında Ardaviraf metafizik alemden dönerek uyanır ve yolculuğu sayesinde öğrendiği Zerdüştlük inancının esaslarını din alimlerine anlatır ve böylece İran tekrar eski dinine ve huzuruna kavuşur.
Miraç Hadisesi
Kitabın esas konusu olan Ardaviraf’ın Zerdüştlüğün esaslarını öğrenmek için uhrevi aleme olan yolculuğunun İslam inancındaki benzeri şu şekildedir;
Kuran-ı Kerim’de miraç hadisesinin bildirildiği düşünülen ayet İsra Suresi 1.Ayettir ve meali şu şekildedir;
“Kulu Muhammed'i geceleyin, Mescid-i Haram'dan kendisine bazı âyetlerimizi göstermek için, etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz ki her şeyi hakkıyla işiten, hakkıyla gören O'dur.”
Hadis kaynaklarından Ebu Davud’un Sünen-i Ebu Davud kitabında ayrıca şöyle bir bölüm bulunmaktadır;
“Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:"Miraca çıkarıldığım zaman bakırdan tırnaklan olan bir topluluğa uğradım. (Bu tırnaklarıyla) yüzlerini ve bağırlarını tırmalıyorlardı. (Cebrail'e:) Bunlar da kimlerdir? dedim.
"(Gıybet etmek suretiyle) halkın etlerini yiyenler ve şereflerine saldıranlardır, cevabını verdi."
Nihat Hatipoğluna göre Miraç Hadisesi şöyledir;
Hz.Muhammed Burak adlı kutsal bir binekle Kudusteki Mescidi Aksa’ya gitmiş orada Cebrail melekle beraber miraca yükselmiştir. Yükselirken her katta farklı peygamberlerle karşılaşmıştır. Sorasında Sidret'ül münteha adı verilen yaprakların arkasından Allah ile görüşüp 3 emir almıştır. Bu 3 emirden birisi Allaha şirk koşmayanların ne olursa olsun cennete gideceği,diğeri Bakara Suresinin son ayeti,sonuncusu ise beş vakit namazın farz kılınmasıdır.
Halk arasında buna ek olarak miraç esnasında Hz.Muhammed’in Cennet ve Cehennemi de ziyaret ettiğine inanlar bulunmaktadır.
Mikail Bayrama göre Miraç Hadisesi şöyledir;
Ayette belirtilen Mescidi Aksa Kudusteki Mescidi Aksa değildir. Hz.Peygamber Mekkeye 8 km uzaklıktaki Cirane Vadisinde yer alan aynı isimli başka bir mescide gitmiştir. Bu mescidde ibadet ederken kendisine ayet gelmiştir. Mikail Bayram’ın aktardığına göre İranlılar Müslümanlığı özümseyememişti. Binlerce yıllık milli benliğe ve kültürel birikime sahip olan İranlılar Ardavirafnanme de anlatılan olaylar da dahil olmak üzere Zerdüştlüğe dair çeşitli kaynak ve hadiseleri Arapçaya çevirerek İslamlaştırma girişiminde bulundular ve insanlar bu şekilde inanır oldu.
Sırat Köprüsü Motifi
Müslüman kesim tarafından halk arasında inanılan “Sırat Köprüsü” inancına hadis kaynaklarında bilgiler olsa da Kuran-ı Kerim’de bu konuda herhangi bir şey yer almamaktadır. Ardavirafname’de Ardaviraf uhrevi aleme gittiğinde Çinvad köprüsünü görmekte ve o geçerken köprü on mızrak boyunda genişlemektedir. Nimet Yıldırım Zerdüştilerin bu köprüye dair inanışını şu şekilde anlatmaktadır “İyilerin ruhları bu köprüden rahatlıkla geçerken,kötülerin ruhları yaklaştığında,köprü alabildiğince daralır ve bir kılıç ağzı gibi incelip keskinleşir.(…)Kötülerin ruhu köprü üstünde 3 adım attıktan sonra cehenneme yuvarlanır.”
Terazi Motifi
Ardaviraf uhrevi alemde çıktığı seyahatinde Tanru Reşn’i görür. Zerdüşt inancına sahip kimselerce Reşn kıyamet sonrası kurulacak olan mahkemenin üçüncü hakimi olarak bilinir. Ardavirafname’de Reşn’in elindeki insanların sevap ve günahlarını ölçtüğü söylenen terazi motifinin benzeri Kuran’da Enbiya ve Araf surelerinde yer almaktadır.
“Kıyamet günü için adalet terazileri kuracağız. Öyle ki hiçbir kimseye zerre kadar zulmedilmeyecek. (Yapılan iş) bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirip ortaya koyacağız. Hesap görücü olarak biz yeteriz.”(el-Enbiyâ, 47)
“O gün amellerin tartılması da haktır. Kimlerin sevabı ağır basarsa işte onlar kurtuluşa erenlerdir.”(el-Aʻrâf, 7)
Ama kimlerin sevabı da hafif gelirse işte onlar âyetlerimize haksızlık etmiş olmaları sebebiyle kendilerini ziyana sokanlardır. (el-Aʻrâf, 8)
Araf Motifi
Kuran-ı Kerim’de Araf’a dair Araf Suresi 46 ve 47.Ayette şöyle söylemektedir;
“İkisi (cennet ve cehennem) arasında bir sur A'râf üzerinde de bir takım adamlar vardır. Cennet ve cehennemliklerin hepsini simalarından tanımaktadırlar. Cennetliklere, "Selam olsun size!" diye seslenirler. Onlar henüz cennete girmemişlerdir, ama bunu ummaktadırlar.” (46)
“Gözleri cehennemlikler tarafına çevrildiği zaman, "Ey Rabbimiz! Bizi zalim toplumla beraber kılma" derler.” (47)
Ardavirafname’de ise aynen alıntıladığımız üzere herhangi bir yer adı vermeden sadece ruhları isimlendirerek Kuran’daki Araf’la neredeyse aynı işlevde biryerin tasviri yapılmaktadır.
Kaynakça
Ardaviraf. (2019). Ardavirafname. N. Yıldırım (Dü.). içinde İstanbul, Turkey: Pinhan Yayıncılık.
Elmalılı M.Hamdi Yazır.(2012). Kuran-ı Kerim Meali., & E. Bilgin (Dü.) İstanbul, Turkey.
"Enes Öz."
